Omuz İnstabilitesi
Omuz eklemi 4 ayrı eklemin birleşmesinden meydana gelir; sternoklavikuler eklem, akromiyoklavikuler eklem, glenohumeral eklem ve skapulotorasik eklem. Omuz eklemi vücuttaki en fazla hareket genişliğine sahip eklemdir. Top ve küçük soket tipi (ball & socket) eklem konfigürasyonu sayesinde hareket açıklığını kısıtlayan çok fazla kemik unsur bulunmaz. Üç ayrı düzlemdeki hareketi de içerir. Bu hareketler en fazla glenohumeral eklem olmak üzere art arda dizilmiş birkaç eklemin katılımıyla yapılır.
• Pasif/Statik Stabilizatörler (Kemik, kapsül, ligamanlar, labrum)
• Kontrol (Sinirler)
• Aktif/Dinamik Stabilizatörler (Kas, tendon)
Glenohumeral eklem, büyük bir humerus başı ve karşısında küçük bir yuva olan glenoitten oluşan yapısı ile ileri derecede hareketlidir. Bu hareket açıklığının vücuttaki tüm diğer eklemlerden fazla olması nedeni ile stabil olmayan bir eklemdir. Stabilitenin sağlanmasında eklem yüzey uyumu, artiküler versiyon, glenoid labrum, kapsül ve ligamanlar gibi statik faktörler; rotator kılıf, biseps tendonu, eklem içi negatif basınç ve skapulotorasik hareketi oluşturan kaslar (trapezius, serratus anteriyor, romboid kaslar, latissimus dorsi) gibi dinamik faktörler rol oynar. Bu oluşumlardan bir veya daha fazlasının yetmezliği, instabilitenin ortaya çıkmasına neden olur. Geniş hareket açısı olan bu gevşek eklemde instabilite gelişmemesi için, fonksiyonel hareketlilik ile stabilite arasında hassas bir dengenin sağlanması gerekir.
İnstabilite, etiyolojik faktörlere (travmatik, nontravmatik), instabilitenin şiddetine (subluksasyon ve dislokasyon), yönüne (tek yönlü, çok yönlü) ve klinik olarak sürecin ortaya çıkışına göre (akut, tekrarlayıcı) sınıflandırılabilir. İnstabilite yöne göre tanımlanır; anterior, posterior ve multidirectional. Omuz instabillerinin %90’dan fazlası anterior yöne doğrudur. Çünkü birçok temas sporunda ortak patern abdüksiyon ve dış rotasyondur. Bu pozisyon omuzu oldukça savunmasız hale getirir. Posterior instabilite görülme oranı daha azdır (%2-10).
Artroskopik Cerrahi Sonrası Fizyoterapi ve Rehabilitasyon
Omuz instabilitesinin tipi ve uygulanan cerrahi girişim ne olursa olsun, ameliyat sonrasında omuz hareketlerinde kısıtlılık, instabilitenin tekrarlaması ve sporcu hastalarda yaralanmadan önceki sportif performansın yakalanamaması gibi sorunlarla karşılaşılabilir. En sık rastlanan komplikasyon, eklem hareket açıklığının (özellikle dış rotasyon) kısıtlanmasıdır. Bu tip sorunların önlenebilmesi için cerrahiden sonra etkin bir rehabilitasyon süreci gerekmektedir.
Omuz instabilitesi için tedavi seçenekleri arasında ameliyatsız ve operatif yaklaşımlar bulunmaktadır. Genç ve temas sporu ile ilgilenen hastalara, daha sonra yaşanacak instabilite tekrarından kaçınmak için genellikle operatif yaklaşımlar tavsiye ediliyor. Günümüzde operatif yaklaşımlar arasında artroskopik cerrahi sık olarak tercih edilmekte. Ameliyat sonrası hızlandırılmış rehabilitasyon programları ile başarısızlık riskini artırmadan kısa sürede (±6 ay) aktiviteye dönüş gerçekleştiriliyor.
1 Yorumlar
Vize ödevimdi teşekkürler 😍
YanıtlaSil